Şeker hastalığı, son yıllarda sıkça duyulan ve her üç kişiden birinde görülen bir hastalık haline gelmiştir. Yediğimiz gıdalardan alınan şeker sayesinde vücudumuz enerji ihtiyacını karşılar. Yemek yedikten sonra gıdalar bağırsaklarda parçalanarak küçük şeker parçalarına dönüşür ve daha sonra emilerek kan akımı yoluyla vücuda dağılır. Enerji sağlayabilmesi için kan şekerinin, özellikle kas, karaciğer, beyin gibi dokular olmak üzere hemen hemen bütün dokuların hücrelerine girmesi gerekmektedir. Kanda bulunan şekerin hücrelere girmesini pankreas bezinden salgılanan insülin hormonu sağlamaktadır. Kanda insülin hormonu yoksa veya insülin hormonu olduğu halde hücrelerce emilemiyor ve etki gösteremiyorsa, kandaki şeker hücrelere giremediğinden birikir ve şeker oranında yükselme meydana gelir. Aç karnına yapılan ölçümlerde eğer 126 mg/dl'yi geçiyorsa bu durumda kişi şeker hastalığına yakalanmış diyebiliriz.

Şeker aslında her insanda bulunmaktadır. Ancak kişilerde bu durumun seyri farklılık gösterebilir. Şeker hastalığı, tip 1 ve tip 2 olmak üzere iki türde incelenir. Tip 1 şeker hastalarında çok su içme ve buna bağlı olarak sık idrara çıkma, çok yemek yemeye rağmen kilo kaybı eğilimi bulunmaktadır. Tip 2 şeker hastalarında ise bu belirtiler daha az görülür ve hastalık sinsi bir şekilde kişinin vücudunda başlar. Ancak bazı kişilerde bu gibi şikayetler görülmemektedir. Bazı hastalarda sık idrara gitme, aşırı açlık, halsizlik, zayıflama, görmede bulanıklık, kadınlarda vajinal kaşıntı, susuzluk, aşırı su içme eğilimi gibi belirtiler olabilir.

Yüksek şeker hastalığı, teşhis edilmez ve tedavi edilmezse ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu rahatsızlık; kalp hastalıkları, böbrek yetmezliği, görme kaybı, sinir hasarları gibi komplikasyonlara neden olabilir. Tanı konulduktan sonra, doktor kontrolünde uygun bir tedavi ve yaşam tarzı değişiklikleri gereklidir. Kan şekerinin düzenli olarak izlenmesi, sağlıklı bir diyet ve düzenli egzersiz önemlidir. Ayrıca, düzenli olarak doktor kontrolüne gitmek ve ilaçları zamanında almak da hastalığın yönetiminde kritik öneme sahiptir.

Sonuç olarak, yüksek şeker hastalığı belirtilerini erken dönemde fark etmek ve gerekli önlemleri almak, hastalığın ilerlemesini durdurmak ve yaşam kalitesini artırmak açısından büyük önem taşır.